Mektubat-ı Rabbani’den Seçmeler 17

¥ Aişe-i Sıddıka alime ve müctehide idi. Eshab-ı kiram, müşkilatta ona müraceat ederlerdi. 2/67. (2. cilt 67. mektup) ¥ Aişe-i Sıddıka, Resulullah “sallallahü aleyhi ve sellem” vefat edinceye kadar, makbuleleri ve sevgilileri idi. Onun evinde ve kucağında vefat edip ve orada defnedildi. 2/36. ¥ Aişe-i Sıddıka, ilim ve ictihatta Fatıma’dan ve Fatıma zühd ve dünyadan…

Mektubat-ı Rabbani’den Seçmeler 16

¥ Zahirin gafleti, doğru niyet ile olursa, zikirdir. 1/295. (1. cilt 295. mektup) ¥ Zahir nisbeti [yakınlığı] batına tesir eder. Tövbe ve istiğfar etmelidir. 2/32. ¥ Zıll-ı şey [bir şeyin zıllı], şey’in ikinci, üçüncü….. sonraki mertebelerde görünmesidir. 3/88. ¥ Zıl kendini asıl olarak gösterip [takdim edip], saliki kendine bağlar. 3/121. ¥ Zıl demek, Allahü tealanın…

Mektubat-ı Rabbani’den Seçmeler 15

¥ Bu taifeyi hor ve zelil zanneylemeyeler. 1/68. (1. cilt 68. mektup) ¥ Takıyye, mezhebini, inancını saklamaktır ki, şiilerin yoludur. ¥ Talibin nefse uymaması lazımdır ki, bu da vera ve takva ile olur ki, haramlardan kaçınmaktır. 1/286. ¥ Talib, sadık olmalıdır. Sadık olmak için 20 senede melek yazacak bir günah bulmamalıdır. 1/222. ¥ Talib sadık…

Mektubat-ı Rabbani’den Seçmeler 14

¥ Saim-i Ramazana [Ramazanda oruçlu olana] iftar veren müslümanın günahları magfiret ve Cehennemden azad olur. 1/45. (1. cilt 45. mektup) ¥ Sahib-i Avarif [Avarif kitabının sahibi], sahv ehlinin kamillerindendir. Kitabında o kadar sekr ile ilgili marifet vardır ki, şerh olunamaz. 3/117. ¥ Sahib-i Avarif imam-ı Sühreverdinin, “Limen kane lehü kalbün, ayetini tefsiri. [Bu suredeki nasihatler,…

Mektubat-ı Rabbani’den Seçmeler 13

¥ Şakir [şükür eden] ve mümin olanlara Allahü teala azap etmez. 1/70. (1. cilt 70. mektup) ¥ Şan-ül-hayat, cemi şüunatın akdemi [en evveli]dir. Ondan sonra şanül-ilmdir ki, ona tabidir. 3/87. ¥ Şan-ül-ilim, bütün şüunları topluca ve etraflıca içinde bulundurur. [Hayat şanından sonra]. 1/287. ¥ Şan-ül-ilmin, sıfat-i zaideden olan ilim ile hiç münasebeti yoktur. 3/72. ¥…

116. Mektup

Bu mektup, Hâce Ebülmekarim için yazılmıştır. Allahü teâlânın kullarına hizmet etmeyi övmektedir: Allahü teâlâ, aşırı hareketlerden korusun! Ortalama, adalet üzere doğru yolda bulunmak nasip etsin! Allahü teâlânın, bir kuluna, faydalı, güzel işler yapmayı, çok kimsenin ihtiyaçlarını sağlamasını nasip etmesi, çok kimsenin ona sığınması, bu kul için pek büyük bir nimettir! Allahü teâlâ, kullarına ıyalim demiş,…

52. Mektup

Bu mektub, Mektûbâtın 3. cildini toplamış olan Muhammed Haşim-i Keşmi’ye “rahmetullahi teâlâ aleyh” yazılmıştır. Kalbin ve nefsin fenâsını ve İlm-i husûlînin ve İlm-i huzûrînin yok olmalarını bildirmektedir: (Fenâ), mâsivâyı unutmak demektir. (Mâsivâ), Allahü teâlâdan başka her şey demektir. Mâsivâ, iki kısımdır: (Âfâk), insanın dışında olan mahluklardır. (Enfüs), insanda bulunan şeylerdir. Afakı unutmak, afakı tanıtan İlm-i…

15. Mektup

Bu mektup, Mîr Muhammed Numan’a “kaddesallahü teâlâ sirrehül’azîz” yazılmış olup sevgiliden gelen sıkıntıların, acıların, seven kimseye, Onun nimetlerinden, tatlılarından daha tatlı olduğunu bildirmektedir: Allahü teâlâya hamd olsun ve Onun seçtiği, sevdiği kimselere selamlar olsun! Kıymetli Seyyid kardeşim! Dikkatle dinleyiniz! İyi düşünceli olan kardeşlerimizin dertlerden kurtulmamız için, her çareye baş vurduklarını, hiçbirinin fayda vermediğini haber aldım.…

92. Mektup

Bu mektup, yine Muhammed Haşim-i Keşmi’ye “kuddise sirruh” yazılmış olup tasavvuf büyüklerinin Allahü teâlâ ile konuşmalarını bildirmektedir: Bismillahirrahmanirrahim. Allahü teâlâya hamd olsun. Onun seçtiği kullarına selam olsun! Sual: Bazı Arifler “kaddesallahü teâlâ esrârehümül’azîz” diyor ki Allahü teâlânın kelâminı işitiyoruz veya Hak teâlâya söylüyoruz. Mesela, İmâm-ı hümam Cafer-i Sâdık “radıyallâhu anh” buyurmuş ki (Her âyet-i kerimeyi…

90. Mektup

Bu mektup, Muhammed Haşim-i Keşmi’ye “kaddesallahü teâlâ sirrehül’azîz” yazılmış olup ariflerin, kalpleri ile Allahü teâlâyı nasıl gördükleri anlatılmaktadır: Bismillahirrahmanirrahim. Allahü teâlâya hamd olsun. Onun seçtiği kullarına selam olsun! Sual: Tasavvuf büyüklerinden bâzıları, kalp gözleri ile Allahü teâlâyı gördüklerini söylemiştir. Mesela, Şeyh-ul’ârif “kuddise sirruh” [Şihâbüddîn Ömer Sühreverdî] (Avârif-ül-meârif) kitabında, (Allahü teâlâ, kalp gözü ile müşahede olunur)…