Bu mektup, Muhammed Sâdık-ı Kişmiri’ye yazılmıştır. Bu yolun büyüklerini tanımak ve sevmek Allahü teâlânın en büyük nimetlerinden olduğu bildirilmektedir:
Aşırı sevgi ve tam bağlılıkla yazılmış olan güzel mektubunuz geldi. Bundan dolayı, Allahü teâlâya hamd ve şükür olsun! Bu yolda olanları tanımak ve sevmek, Allahü teâlânın nimetlerinin en büyüklerindendir. Hangi mesut kimseyi acaba bu nimetlerle şereflendirirler? Şeyh-ul-İslam Abdullah-i Ensârî Hirevi “kaddesallahü teâlâ esrarehül’azîz” buyuruyor ki (Ya Rabbi! Dostlarını öyle yaptın ki onları tanıyan sana kavuşuyor ve sana kavuşmayan, onları tanımıyor!). Bu büyüklere düşmanlık etmek, sonsuz ölüme sürükleyen bir zehirdir. Onları incitmek, sonsuz felaketlere sebep olur. Allahü teâlâ bizi ve sizi bu belaya düşmekten korusun! Şeyh-ul-İslam yine buyurdu ki (Ya Rabbi! Her kimi felakete düşürmek istersen, onu bizim üzerimize atarsın). Fârisî beyt tercümesi:
Hakkın ve hak adamlarının yardımı olmadan,
Melek de olsa, kurtulamaz yüz karalığından.
Allahü teâlânın size yeniden ihsan etmiş olduğu bu tövbeyi ve bu yola kavuşmayı büyük nimet biliniz! Bu yolda ilerlemek için Allahü teâlâya yalvarınız! Allahü teâlâ, doğru yolda olanlara ve Muhammed Mustafanın “aleyhi ve alâ Âlihissalevâtü vetteslîmât” izinde gidenlere selamet versin!