Bu mektup, Lala Bey’e yazılmıştır. Müslümanlığı yaymak lazım olduğu bildirilmektedir:
Allahü teâlâ, bizim ve sizin İslâmin şerefini anlamamızı ve onu korumak için çalışmamızı arttırsın! Yüz seneye yakîn bir zamandan beri İslamiyet yardımcısız kaldı. Öyle oldu ki kâfirler, müslüman memleketlerinde, yalnız dinsizliklerini, kötülüklerini yapmakla kalmıyorlar; müslümanlığı büsbütün yok etmek istiyorlar. Müslümanların ve müslümanlığın izini, adını bile bırakmamak için kıyasıya uğraşıyorlar. İşi oraya kadar götürdüler ki bir müslüman, İslamiyetin emirlerinden birini açıkça yapmaya, hatta söylemeye kalksa, öldürüyorlar. Mesela: Kurban bayrâminda, Hindistan’da müslümanlar inek kurban ederler. Kâfirler, müslümanlara cizye vermeye belki râzı olurlar. Fakat, inek kesilmesine hiç râzı olmazlar. Yeni hükümetin ilk zamanlarında müslümanlık yayılırsa ve müslümanlara kıymet verilirse, sonu iyi olur. Fakat, Allah göstermesin böyle olmazsa, müslümanların işi çok güç olur. (El’gıyas)! Yani imdadımıza yetiş ya Rabbi! Bize yardım et ya Rabbi! Müslümanlara yardımcı ol ya Rabbi! Bakalım, hangi mesut, talihli kimse, İslamiyete yardım etmekle şereflenecek? Bu şerefi bakalım hangi kahraman kazanacak. Bu, Allahü teâlânın öyle bir nimetidir ki dilediğine ihsan eder. Allahü teâlâ, büyük ihsan sâhibidir. Allahü teâlâ, bizi ve sizi, Peygamberlerin en üstününe uymak şerefinden ayırmasın “aleyhi ve alâ Âlihi ve aleyhim minessalevâti efdalüha ve minetteslimati ekmelühâ”! Vesselâm.
Sevdiklerimin ayrılığından ruhum kan ağlıyor.
Onların firakından, kemiklerimin ilikleri yanıyor.
selamet olsun!