Bu mektup, Mollâ Abdülhak-ı Dehlevî’ye “rahmetullâhi aleyh” yazılmıştır. Gittiğimiz yolun yedi basamak olduğu bildirilmektedir:
Fârisî Mısra tercümesi:
Her ne olursa olsun, dosttan konuşmak daha tatlı!
Bizim gitmekte olduğumuz yol, yedi adımdır. İki adımı (Âlem-i halk) dadır. Yani, madde aleminde, ölçü alemindedir. Beş adımı (Âlem-i emr) dedir. Yani maddesiz, ölçüsüz âlemdedir. Âlem-i emrde olan birinci adım atılınca, (Tecellî-i ef’âl) hâsıl olur. İkinci adımda, (Tecellî-i sıfat) hâsıl olur. Üçüncü adımda, (Tecellîyât-i zâtiye) hâsıl olmaya başlar. Sonra ve daha sonra, ilerledikçe, bu tecellîler artar. Tasavvuf yolunda ilerleyenler, bu sözlerimizin ne demek olduğunu daha iyi anlar. Bütün bu nimetlere, ancak geçmişlerin ve geleceklerin en üstününün “aleyhi minessalevâti ekmelühâ ve minettehıyyâti efdalüha” yolunda, izinde gitmekle kavuşulabilir. Bu yol, iki adımdır, diyenler de vardır. Bunlar, (Âlem-i halk) için birinci adım, (Âlem-i emr) için ikinci adım demişlerdir. İşi kolay anlatmak için, sözü kısaltmışlardır. İşin doğrusu, Allahü teâlânın yardımı ile yukarıda bildirdiğimizdir.