Bu mektup, Hâce Mukim’e yazılmıştır. Çok yükseklere erişmeyi istemelidir. Ele geçenle doymamak lazım olduğu bildirilmektedir:
Kıymetli Hâce Muhammed Mukim! Bu uzakta kalmış olanları unutmayınız! Hatta, uzakta sanmayınız! Hadis-i şerifte, (İnsan, sevdiği ile birliktedir) buyruldu. Bu yolun ucu çok uzundur. Aranılan sevgili, çok yüksektir. Gücümüz, uğraşmamız ise, sonsuz olarak azdır. Erişilen konaklar, aranılanı andıran serab gibidir. Allah korusun! Bu konakları, yolun sonu sanmaktan, yabancıları aranılan sevgili sanmaktan ve anlaşılabilen şeyleri, anlaşılamayan sanarak, yarı yolda kalmaktan Allahü teâlâya sığınırız! Çok yüksekleri aramalı, ele geçenlere bağlanıp kalmamalıdır. Veraların verasını, ötelerin ötesini aramalıdır. Böyle bir istek, böyle çok çalışmak, ancak vazife alınan büyüğün “kaddesallahü sirrehül’azîz” teveccühü, dilemesi ile elde edilebilir. Onun teveccühü de, müridinin ona olan sevgisi, bağlılığı kadar olur. Bu ise, Allahü teâlânın öyle bir nimetidir ki dilediğine verir. Onun ihsanı pek çoktur.