Bu Mektup büyük İslam alimi, II. bin senenin müceddidi İmâm-ı Rabbânî Ahmed Fârukî’nin oğlu Muhammed Mâ’sûm “rahime-hullahü teâlâ”, 3 cilt olan, fârisî (Mektûbât) kitabının I. cildinin 21. mektubudur.
Ehl-i sünnet itikadında olup ahkâm-ı İslamiyeye uyan bir müslüman, Allahü teâlânın dostlarını severse, onlardan olur. Allahü teâlâ, hepimize bunları sevmek nasip eylesin! Bu muhabbet sebebi ile bizleri onların kalplerindeki feyizlere, nurlara kavuştursun! Kalplerimizi bu nurlarla doldursun! Seven, daima sevgiliye kavuşur. Onun gibi olur. Talib iken, matlub olur. Muhabbeti arttıkça, insanlık sıfatlarından sıyrılır. Nefsin zararlı isteklerinden halas olur. Allahü teâlânın rızasına, muhabbetine kavuşur. Velî olur. Muhabbet, kainatın yaratılmasına sebep oldu. Kapalı olan hazineyi [mahlukları] meydana çıkardı.