Sual: Karz-ı hasen nedir? İslamiyette Karz-ı hasen hükümleri nelerdir?
Cevap: Karz-ı hasen yâni ödünç vermek İslâmda bir ibâdet olarak kabul edilmiş olup, çok sevap olduğu bildirilmiştir. Çarşıda misli, yâni benzeri bulunan herşeyi, belirsiz bir zaman sonra, misli geri verilmek üzere vermeye, Karz-ı hasen denir. Ödünç vermek, îcâb ve kabul ile, “aldım, verdim” gibi sözleşme ile geçerli olur. Bir altın ödünç alan, bir altını öder. Değeri değişti diyerek önceki veya sonraki değerde gümüş veya kâğıt lira veremez. Bunlar yerine altın da veremez. Bir kimse gücü varken borcunu ödemezse, alacaklı veya başkası, mahkemeye başvurarak bundan zorla alabilir. Borç ödenince, senet, borç verenin mülkü ise, ödendiğini bildiren vesîka verir. Ölüm hastasının çok alacaklısı varsa, hepsine taksim eder. Ev, dükkan, hayvan, elbise gibi kıyemi olan, yâni misli bulunmayan şeyleri ödünç vermek fâsittir, geçersizdir ve hemen geri vermek lâzımdır. Kullanılması haram olur. Ödünç alınan kıyemi şeyin kıymetini ödemek lâzımdır. Ödünç verirken, zaman tâyin edilmez. Çünkü zaman tâyin ederse, malı, misli ile veresiye satmış olur. Bu ise fâiz olur. Sened’e ödeme târihi koymamakla, ödünç veren verdiğini geri almak hakkına her zaman mâlik olmakta, belli bir zamanı beklemek zorunda kalmamaktadır. Zaman tâyin etmeksizin ödünç verilir ve arzu edilen zaman da isteyip geri alınır.
Ödünç, verirken bir menfaat şart koymak fâiz olur. Haram olur. Şart koymadığı hâlde, öderken ayrıca bir şey fazla verilebilir.
Ödünç istemek ancak lâzım olunca câiz olur. Lâzım olmak 3 türlüdür.
1. Lüzum-i îcâbî: Nafakası olmayanın nafaka almak için, ödünç istemesidir. Setr-i avret için çamaşır parası da böyledir.
2. Lüzum-i aklî: Evi olmayan kimsenin, memleketin âdetine göre, kirâ veya satın almak için ödünç istemesidir. Soğuktan korunmak için, elbise parası da böyledir.
3. Lüzûm-i istihsâni: Mevki, vazifesi sebebiyle, âdete uygun giyinmek için, ödünç istemektir. Bu 3 lüzûm için, fâizsiz ödünç istemek câiz olur. Yalnız bunlara ödünç verilir. Başkalarına zulmeden zâlimlere, fâsıklara ödünç verilmez. İhtiyâcı olana ödünç verilir. İhtiyâcı olmayana, malını lüzumsuz yerlere, harama harcayana verilmez. Başkasına ödünç vererek kendini sıkıntıya düşürmek doğru değildir. Nisâba mâlik olmayan kimsenin, kurban kesmek için ödünç istemesi câiz değildir.
Tavsiye Yazı –> İslamiyette Banka Olur mu?