Sual: Vahiy nedir? Peygamberlere nasıl vahiy gelir?
Cevap: Allahü teâlânın dilediği şeyleri, emir ve yasaklarını peygamberlerine bildirmesine vahiy denir Allahü teâlâ, insanlar arasından seçtiği peygamber denilen kullarını vahiy ile şereflendirmiştir. Bu sûretle, insanlara, dünyâda ve âhirette rahat ve huzûra kavuşacakları esasları bildirmiştir. Vahiy, ilk peygamber Âdem aleyhisselâmdan son peygamber Muhammed aleyhisselâma kadar devâm etmiş ve onda son bulmuştur.
Vahyin olduğu kat’îdir. Mâhiyeti, hakîkatı bilinmez. Eserleri görülür, bu eserleriyle bilinir. Peygamberimizin sallallahü aleyhi ve sellem mübârek yüzünde, vahiy esnâsında soğuk kış günlerinde bile yağmur tânecikleri gibi ter belirirdi. O sırada yanında bulunanlar vahiy geldiğini anlarlardı. Hattâ vahyin ağırlığını hissederler, o esnâda ellerini ve kollarını kaldıracak güçleri kalmazdı. Bir defâsında Peygamber efendimiz sallallahü aleyhi ve sellem deve üzerinde iken, vahiy gelmiş, deve vahyin ağırlığına dayanamıyarak arka ayakları üzerine çöküvermiştir.
Vahyin geliş usûlleri:
Vahiy şu şekillerde gelirdi.
1) Doğru rüyâlar. Bu, vahyin ilk şeklidir. Peygamberlerin bilhassa Peygamberimizin gördüğü rüyâlar, daha sonra uyanınca gerçek hayatta aynen meydana gelirdi. Hazret-i Âişe şöyle buyurur: “Peygamberimizin gördüğü rüyâlar aynen çıkardı. Bu rüyâlar sabah aydınlığı kadar açıktı.”
2) Peygamberimizin uyanıkken Cebrâil aleyhisselâm tarafından vahyin Peygamberimizin kalbine bırakılmasıdır.
3) Cebrâil aleyhisselâmın insan şekline girerek getirdiği vahiylerdir. Vahyin en kolay şekli de budur. Cebrâil çoğunlukla Peygamberimize Dıhye isimli sahâbînin şeklinde gelirdi. Cibrîl hadîsinde bildirilenler böyledir.
4) Cebrâilin görülmeden, çıngırak sesine benzer bir sesle vahyi bildirmesidir. Kendisinde; korkutma ve azap bulunan âyetler bu şekilde gelirdi. Peygamberimiz, vahyin bu çeşidi gelirken, titrer ve terlerdi. Hattâ heyecanlanırdı.
5) Cebrâil’in Peygamberimize uyku hâlindeyken gelmesidir.
6) Cebrâil’in bizzat kendi şekliyle getirdiği vahiydir. Peygamberimize Hira Dağında gelen ilk vahiy bu şekilde olmuştur. Aynı durum Mîrâc hâdisesinde de meydana gelmiştir.
7) Peygamber efendimiz uyanıkken, arada perde olmaksızın doğrudun Allahü teâlâ ile konuşması şeklindeki vahiydir. Mîrâc gecesi meydana gelmiştir.
8) Mîrâc gecesi beş vakit namazın farz olmasına dâir arada perde olmadan vukû bulan vahiy.