Sual: Kur’an-ı kerimde hangi ayet-i kerimeleri okurken yüksek ses tonu kullanılır?
Cevap: Temsilî okuma prensiplerinin bir türü de “ses tonunu yükseltmek” (ref-i savt)tır. Kur’ân-ı kerim kıraatinde mânanın gerektirdiği yerlerde ses tonunu ve perdesini yükseltmek ve canlı bir tavır ile okuyuşu seslendirmek gerekir. Nitekim yüksek ses, vurgulamak için tesirli bir yoldur. Yüksek ses tonu ile okunması gereken yerler şunlardır:
a) İlâhî Emir ve Yasakların İfade Edildiği Âyet-i kerimeler
Yüce Allah’ın insanlığa yönelik emir ve yasaklarının konu edildiği âyetlerin yüksek ses tonu ile okunması gerekir. Buna bir emir, bir de yasak içeren âyet-i kerimelerden misal vermek istiyoruz:
1- Emirle ilgili olarak Mutaffifîn Sûresi’nden bir âyet-i kerimeyi ele almamız uygun olacaktır. Bu sûrede, cennetin nitelikleri anlatıldıktan ve onun arzulanmaya değer yönlerine dikkat çekildikten sonra gelen
وَف۪ي ذٰلِكَ فَلْيَتَنَافَسِ الْمُتَنَافِسُونَۜ
“O halde yarışanlar bunun için yarışsınlar.” (Mutaffıfin 26) âyet-i kerimesi yüksek ses tonuyla okunmalıdır. Bu emir, gerçekten özendirmede son derece etkili ve kesin anlamı olan bir vurgudur. “İsteyenler, arzu edenler bunu arzulasınlar” çünkü “uğrunda yarışılmaya değecek olan kazanç budur” denilmektedir. Âyet-i kerimeyi yüksek ses tonuyla okuma; çalışıp didinme, mücadele etme ve yarışmaya değer olan ilâhî mükâfatın altını çizer bir nitelik taşımaktadır.
2- Yüce Allah’ın yasaklarının ifade edildiği, dolayısıyla da yüksek ses tonuyla okunması gereken âyet-i kerimelere örnek ise:
وَلَا تَقْفُ مَا لَيْسَ لَكَ بِه۪ عِلْمٌۜ
“Bilmediğin şeyin ardına düşme.” şeklindeki âyet-i kerimesidir.
Bir haber, olay yada hareket hakkında kesin bir hüküm vermeden önce ciddi bir araştırma yapılması Kur’ân-ı kerimin temel öğretilerindendir. Kalbin ve aklın bu metotla hareket etmesi durumunda; inanç dünyasında kuruntu ve saçmalıklara, hüküm, yargı ve sosyal ilişkiler dünyasında zan ve şüphelere, araştırma ve bilim dünyasında yüzeysel hükümler ve kuruntulara dayalı teorilere meydan verilmez. İşte bu tür âyet-i kerimeler, belirgin bir perdeye sahip yüksek ses tonuyla, dikkat çekici bir tarzda okunmak suretiyle ilâhî yasaklama ve uyarı anlamını pekiştirir.
b) Hak ve Hakikate Vurgu Yapan Âyet-i kerimeler
Dini, ilmi ve sosyal gerçeklerin ifade edildiği âyet-i kerimeler yüksek bir ses tonu ile okunur:
1) Meselâ Kur’ân-ı kerimnin doğruluğundan şüphe edilmemesi, kuşku duyulmaması gereken ilâhî bir kitap olduğunun vurgulandığı
ذَلِكَ الْكِتَابُ لاَ رَيْبَ فِيهِ
“İşte Kitap! Şüphe yoktur onda.” âyet-i kerimesi yüksek ses tonu ile okunur. Bu ses tonu Kur’ân-ı kerimin doğruluğunun ve gerçekliğinin ilanı niteliği taşır.
2) İhlâs Sûresi de bütünüyle yüksek ses tonuyla okunması gereken bir sûredir:
قُلْ هُوَ اللَّهُ أَحَدٌ * اللَّهُ الصَّمَدُ* لَمْ يَلِدْ وَلَمْ يُولَدْ * وَلَمْ يَكُن لَّهُ كُفُوًا أَحَدٌ
“De ki: O Allah Birdir. Allah Samed’dir. O doğurmamış ve doğmamıştır. Hiçbir şey O’nun dengi olmamıştır.” Tevhid inancını
ortaya koyan bu sûre gerek içerdiği mesaj itibariyle, gerek “söyle / deki” şeklindeki ilana yönelik emir niteliği taşıyan başlangıcıyla, gerek âyet sonlarında yer alan ve yapısında belirgin okuma özelliği bulunan harf (dâl harfi) yapısıyla yüksek ses tonuna okuyucuyu sevk etmektedir.
c) Müjde, Mükâfat ve Rahmet ihtiva eden Âyet-i kerimeler
Sevindirici haberler ihtiva eden âyet-i kerimeler, yapılan iyiliklere karşı sunulacak ilâhî lütuf, armağan ve mükâfatları haber veren, bağışlama ve merhamet niteliği taşıyan âyet-i kerimelerin yüksek ses tonuyla okunması uygundur. Bunlara da iki misal vermek istiyoruz:
1) Yüksek ses tonuyla okumaya uygun yapısıyla dikkatleri çeken Kadir Sûresi, özellikle
لَيْلَةُ الْقَدْرِ خَيْرٌ مِّنْ أَلْفِ شَهْرٍ * تَنَزَّلُ الْمَلَائِكَةُ وَالرُّوحُ فِيهَا بِإِذْنِ رَبِّهِم مِّن كُلِّ أَمْرٍ سَلَامٌ * هِيَ حَتَّى مَطْلَعِ الْفَجْرِ
“Kadir gecesi bin aydan daha hayırlıdır. Melekler ve Ruh (Cebrail) o gecede Rablerinin izniyle her türlü iş için iner. O gece, tan yerinin ağarmasına kadar bir esenliktir.” âyet-i kerimeleri yüksek ses perdesi ile okunmalıdır. İnsanın içine işleyen, parlak, sevecen ve müjdeler dolu ışık seli yayan bu âyet-i kerimeler, bu gecenin kapsadığı büyük anlamları canlandırması açısından canlı ve yüksek ses tonu ile okunmalıdır.
2) Yûnus Sûresi’ndeki, kendilerini Allah’a bağlayan imanları nedeniyle, iyi işlere yöneltilen ve doğru yolu görmeleri sağlanan mesut insanların eriştiği yüce mertebe de yüksek ses tonu ile ifade edilmesi gereken âyet-i kerimelerdendir. Ahiret hayatının varlığını kabul eden, yüce huzura çıkarılmalarını bekleyen, insanlığın olgunluk yoluna giren takva sahiplerine söz verilen cennet. Sürekli bir hoşnutluk içinde Allahü tealayı yücelten ve O’na şükreden, O’na iman edenlerin ve güzel davranışlarda bulunanların mükâfat yeri…:
اِنَّ الَّذٖينَ اٰمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ يَهْدٖيهِمْ رَبُّهُمْ بِاٖيمَانِهِمْۚ تَجْرٖي مِنْ تَحْتِهِمُ الْاَنْهَارُ فٖي جَنَّاتِ النَّعٖيمِ
“(Fakat) îman edib de güzel güzel amel (ve hareket) lerde bulunanlar (a gelince:) Onların Rabbi, îmanları sebebiyle, kendilerini altlarından ırmaklar akan o ni’met dolu cennetlerdeki (seâdetlere) erdirir.” (Yunus suresi 9) Sesin yüksek perdeden kullanımı, bazen âyet-i kerimenin bir bölümünde, bazen tamamında, bazen de art arda gelen birkaç âyet-i kerimede yapılabilmektedir. Bu ses yükseltisinden farklı olarak bazen kelimelerin sadece ilk harflerine de ses vurgusu yapılabilmektedir.
Tavsiye Yazı –> Doğru İtikad Nasıldır?
Tavsiye Yazı –> Tasavvuf Yolunda Nasıl İlerleyebilirim?