Sual: İslam hukukunda kimlerin şahitliği geçerlidir, kimlerin değildir? Meseleden meseleye farklılık gösterir mi?
Cevap: Dürrü’l-muhtar 5. ciltte, altın ve gümüş kullanmayı anlatırken diyor ki insanların birbirleri arasında olan işlere (Muamelat) denir. Muamelatta bir fasıkın veya kâfirin sözü de kabul edilir. Akıllı olan çocuk ve kadın da erkek gibidir. Bunlardan biri, bu eti kitaplı kâfirden aldım derse, yemesi helal olur. [Çünkü, eskiden eti, hayvanı kesen satardı.] Bir kişinin haber vermesi ile mülk yok olmaz. Bir müslüman, et satın alsa, sâlih bir müslüman (bu eti, kitapsız kâfir kesti) derse, bu et, satın alınan kimseye geri verilemez ve satın alanın, parasını ödemesi lazım olur. Çünkü, etin leş olduğunu bilmeden satın alınca, mülkü olmuştur. Bir mülkü giderecek haberi 2 erkeğin veya bir erkekle 2 kadının bildirmeleri lâzımdır. Muamelat 3’e ayrılır: Birincisi, ikisinin de yapmaya mecbur olmadığı muameledir. Vekil, mudarib ve izinli olmak böyledir. İkincisi, ikisinin de yapması lazım olan işlerdir. Dava konusu olan haklar böyledir. Üçüncüsü, birisinin yapması lazım olur. Diğerinin lazım olmaz. Vekili azl etmek, izini geri almak böyledir. Burada, vekil ve mezun artık iş yapamazlar. Azl eden ve izini geri alan ise, kendi hakkını kullanmakta serbesttir. İkincisinde, haber verende şahitlik şartlarının bulunması lâzımdır. Üçüncüsünde, haber verenlerin sayılarına ve adalet sâhibi olmalarına bakılır.
Allah ile kul arasında olan işlere (Diyanat) denir. Diyanatta âdil ve baliğ bir müslümanın sözüne inanılır. Bir kadın da, bir erkek gibidir. Suyun pis olduğunu söylerse, bu su ile abdest alınmaz. Teyemmüm edilir. Fasık [kötü kimse] veya hâli belli olmayan bir müslüman söylerse, kendi araştırır. Gâlip zannına göre hareket eder. Kâfir veya çocuk, suya pis derse ve inanırsa, dökmeli, sonra teyemmüm etmelidir. Hediyede ve izin vermekte, bir çocuk sözü de kabul edilir. İçeri buyurun deyince girilir. Çocuğun satın almak için izinli olup olmadığı satanın çok zan ile anlamasına bağlıdır.
Diyanatta da, mülkü giderecek haberi, 2 müslüman erkeğin veya bir erkekle 2 kadının bildirmeleri lâzımdır. Mesela, zevc ile zevcenin süt kardeşi olduklarını âdil bir müslüman söylerse, kabul edilmez. Nikahları bozulmaz.
İbni Âbidin, istinca faslı sonunda diyor ki âdil bir kimse, bir etin leş olduğunu söylese, mesela mürted kesti derse, bir başka âdil de, leş değil derse, mesela müslüman kesti derse, leş kabul edilir. Su ve her çeşit şerbet için ve taam pis derse, öteki de pis değil derse, temiz kabul edilir. Haber verenler çok ise, sayısı fazla olanların dedikleri kabul edilir. Temiz ve pis kumaşlar karışmış ve temizleri az ise ve kaplar karışınca temizleri çok ise, temizlerini araştırıp, temiz zannettiklerini kullanır. Kapların temizleri eşit veya az ise, hepsi pis kabul edilir.
Tavsiye Yazı –> İslam hukukunda içki içme cezası nedir?