Bu mektup, Şerefeddin Hüseyin-i Bedâhşi’ye yazılmıştır. Dünyanın güzelliğine aldanmamalı, İslamiyetten ayrılmamalıdır:
Âlemlerin rabbi olan Allahü teâlâya hamd olsun! Peygamberlerin en üstünü olan Muhammed aleyhisselâma ve temiz Âline ve Ashâbının hepsine bizden selamlar olsun! Akıllı ve kıymetli oğlum Şerefeddin Hüseyinin şerefli mektubu geldi. Bizi sevindirdi. Sayısız bağlılıklar arasında, bu fakirleri “rahmetullâhi aleyhim ecma’în” hatırlamanız ne büyük nimettir. Bu haliniz, kalpteki sevginin alâmetidir. Bu sevgi de, ifade ve istifadeye sebeptir. Bildirdiğiniz rüyalar doğrudur ve güzeldirler. Kalplerin bağlılığını göstermektedir.
Yavrum! Dünyanın tadına ve güzelliğine sakın aldanma! Onun yalancı gösterişlerine kapılma! Çünkü, hepsi geçici ve kıymetsizdir.
Bugün, böyle olduğuna belki inanmazsınız. Fakat yarın ölünce, doğru olduğu anlaşılacaktır. O zaman inanmanın faydası olmayacaktır. Fârisî beyt tercümesi:
İncilerin ağırlığı, sağır etmiş kulağını,
Ne yapayım, duymaz olmuş, ağlamamı, sızlamamı.
Kalbin temizlenmesi için olan vazifenizin kıymetini biliniz! Bunları yapmaya, canla, başla çalışınız! Beş vakit namazı, seve seve ve cemaat ile kılınız! Malınızın kırkta bir zekatını, müslüman fakirlere, yalvara yalvara veriniz! Haramlardan ve şüphelilerden kaçınınız! Herkesle iyi geçinip, hep acıyınız! Kurtuluş yolu budur. Vesselâm!