Sual: Protestan papazlarından biri, “Îsâ Mesihin zuhûru Allah’ın melekutunda çok mühim bir dönüm noktasıdır. Bu melekut geçmiş dinlere mahsus bazı şeyleri, mesela sünnet olmayı ortadan kaldırmıştır. Sünnet olmaya kıymet vermeyip, onun yerine kalbi takdis etmeyi ve ahlakı güzelleştirmeyi, yani kötü hasletlerin yok edilmesini istemiştir. Müslümanlar, hala sünnet olmayı icra ederek, Cenâb-ı Hakk’ın İncil vasıtası ile ortadan kaldırdığı bir adeti devam ettirmeye çalışmaktadırlar” demektedir. İsa aleyhisselamın dininde sünnet olmak yok mudur?
Cevap: Halbuki “Sanmayın ki ben şeriatı yıkmaya geldim. Ben yıkmaya değil, tamam etmeye geldim. Çünkü doğrusu size derim ki gök ve yer zail olmadıkça, şeriatten bir harf veya bir nokta yok olmayacaktır” ibaresi Matta İncilinin 5. babında, Îsâ aleyhisselâmın sözü diye yazılıdır. Tevratta ise, Mûsâ aleyhisselâmın dininin ahkâmının en mühim emirlerinden birisinin, çocukları sünnet ettirmek olduğu bildirilmiştir. Hatta Tevratta, Allahü teâlâ, İbrahim aleyhisselâma hitaben, “Sünnet olmayı icra et. Çünkü sünnet olmayan, Cennete giremeyecektir” buyurmuştur. İbrahim aleyhisselâmdan Îsâ aleyhisselâma kadar gelen bütün Peygamberler, bu emir ile amel etmişlerdir. Hatta, bizzat Îsâ aleyhisselâmın kendisi de sünnetli idi. İncillerde sünnet olmanın iptal edildiğini bildiren bir kelime dahi yoktur. Yukarıda zikir ettiğimiz İncil âyetinde, “Şeriatten bir harf veya bir nokta yok olmayacaktır” dediği hâlde, bu şeriatı ilga eden [ve sünnet olmak gibi emirlerini iptal eden] hangi İncildir diye bu itirazcı papaza sual sorduğumuz zaman, cevap olarak, Îsâ aleyhisselâmın zamanına yetişmemiş olup 16 sene Îsâ aleyhisselâmın ümmetine eziyet ve işkence yapan, hatta, havarilerden bir zâtın derisini yüzen ve sonradan [uydurduğu bir] rüya sebebi ile Îsâ aleyhisselâma inandığını söyleyen Pavlos’un, Galatyalılara yazdığı mektubundaki birkaç ibareden başka bir delil ortaya koyamadı. Îsâ aleyhisselâmın katî emri ortada iken, ne olduğu herkesce malum olan bu yahudinin sözü, hangi sebep ile Îsâ aleyhisselâmın katî emri üzerine tercih edildiğini ve sünnet olmanın niçin terk olduğunu bu itirazcı papaza soruyoruz? Müslümanların hitan (sünnet olmak) sünnetine riâyetleri, Peygamber efendimizin “sallallâhü aleyhi ve sellem” İbrahim aleyhisselâmın bu sünnetine ve Allahü teâlânın Tevrat’taki bu emrine uymayı emrettiği içindir. Müslümanların bu işleri, Allahü teâlânın ilâhî irâdesine uymaktan ibarettir. Fakat, hristiyanların sünnet olmayı terketmeleri, Îsâ aleyhisselâmın emrini ve Tevrat’ın hükmünü bırakıp, münâfık ve zalim Pavlos’un sözlerine tâbi olmalarındandır.
[Pavlos Galatyalılara yazdığı mektubun 2. babının 7. ve 8. ayetlerinde, “Fakat bilakis Petrus’a sünnet olmayı emreden İncil olduğu gibi, bana da sünnetsizlik İncilinin emânet olunduğunu gördükleri zaman. Çünkü sünnetlilik risâleti için Petrus’ta amil olan, bende de [sünnetsizlik risâleti olarak] yahudilerden başka milletler için amil oldu” demektedir. Îsâ aleyhisselâmın yanından ayrılmayan, onun en yakın havarisi olan Petrus, sünnet olmayı emrediyor ve bunu yapıyor. Ömründe Îsâ aleyhisselâmı hiç görmemiş ve 16 sene, Îsâ aleyhisselâma îman eden nasranilere kan ağlatmış bir yahudi çıkıyor, bir yalan uyduruyor ve “Bana sünnetsizlik İncili verildi. Yahudilerden başka milletler sünnet olmasın” diyor. Bu da, hristiyanlık dininin emri olarak tatbik ediliyor. Her hangi bir kimse çıkar da, (Bana böyle bildirildi, böyle ilhâm olundu) der, bu sözü bir dinde huccet olursa, böyle bir dinin ilâhî bir din olacağına, aklı başında olan bir kimse inanmaz.]
Tavsiye Yazı –> İslamiyette Sünnet hükümleri nelerdir?