Sual: Câhiliye devrindeki insanlar, putlara yaratıcı olarak mı tapınıyordu?
Cevap: Bunlar muhtemelen eski zamanlarda yaşamış kahramanlar idi. Bunlara Allah ile arada vasıta olmak üzere tapınıyorlardı. Allahü teâlâya inanıyorlar; ancak putlarda da ilahi sıfatların bulunduğunu ve bunların Allahü teâlâdan müstakil kudret sahibi olduğuna inanıyorlardı. Bunun için müşrik oluyorlardı. Putperestlik, çok eskidir. İslâmiyette her ne niyet ile olursa olsun, insan resmi, heykeli yapmak ve bunlara hürmet etmek men edilmiştir. Evvelki dinlerde böyle değildi. Rivayete göre bunun için, İdrîs ve Îsâ aleyhimesselâm semâya çıkarıldıktan sonra, bu yüksek seciyeli ve çok güzel zâtların yokluğuna dayanamayan mü’minler, resimlerini, heykellerini yapıp, yükseklere koydular. Melekleri hatırlatması için de böyle yaptılar. Zamanla karşılarında eğildiler, secde etdiler. Sonra Allahın affı için, resimlerden, heykellerden şefaat istediler. Amr bin Lüheyy adında biri, putperestliği Suriye taraflarından Arabistan’a getirdi ve o zamana kadar İbrahim aleyhisselâmdan kalma tevhid inancındaki Kureyş arasında da yayıldı. Bir Peygambere ve bunun, sonradan bozulmuş olan mukaddes kitabına inanan bir gayrımüslim, bu peygamber tanrıdır veya tanrının oğludur dese ve putlara yalvarırsa da, buna ehl-i kitap denir. Çünki, ilah, rab, tanrı, baba gibi isimler, yardım eden, yaratılmaya sebep olan, çok sevilen mânâsına da kullanılır. Bu isimleri, Îsâ aleyhisselâma bu mânâlar ile söyleyen, müşrik olmaz. Ona, üç tanrıdan biri veya tanrı denilmesi, hakîkî bir söz değil, mecâz olur. Onda ulûhiyyet sıfatı bulunduğuna inanırsa, meselâ her istediğini yaratır derse, müşrik olur. Şimdi Hıristiyanların bir kısmı, ehl-i kitaptır. Putlara, heykellere, Îsâ aleyhisselâmı sevdikleri için, istediklerinin yaratılmasına sebep olması için yalvarıyorlar. Câhiliye devri müşriklerinin ise böyle olmadığı ortadadır. Bunlar hem Allah’a inanıyorlar; hem de putlarının da müstakil hâlık, yaratıcı olduklarına inanıyordu.
Benzer Suallerin Cevapları İçin Tıklayınız
1 Yorum