Sual: Fıkıh kitaplarında “Kaza Namazı” bahislerinde “tertib sahibi olma” tabiri çok sık geçiyor. Tertib sahibi olmak nedir? Tehtib sahibi birisi namaz kılarken nelere dikkat etmelidir?
Cevap: Aşağıdaki yazı Dürrü’l-muhtar kitabından tercüme edildi:
1 günlük 5 vakit farzı ve vitir namazını kılarken ve kaza ederken tertib sâhibi olmak farzdır. Yani, namaz kılarken, sıralarını gözetmek lâzımdır. Cuma farzını da, o günün öğle namazı sırasında kılmak lâzımdır. Sabah namazına uyanamayan, hutbe okunurken bile hatırlarsa, hemen bunu kaza etmelidir. Bir namazı kılmadıkça ve bunu kaza etmedikçe, bundan sonraki 5 namazı kılmak câiz olmaz. Hadis-i şerifte, “Bir namazı uykuda geçiren veya unutan kimse, sonraki namazı cemaat ile kılarken hatırlarsa, imamla namazı bitirip, sonra önceki namazını kaza etsin! Bundan sonra, imamla kıldığını tekrar kılsın!” buyuruldu.
Her cins namazı vaktinde kılmaya (Edâ) denir. Nâfile kılmaya başlandığı vakit, bu nâfile namazın vakti olur. Tamamlanması vâcib olur. Fâsid olursa, kazası vâcib olur. Bir namazı vakti içinde tekrar kılmaya (İade) denir. Vaktinde kılınmazlarsa, vaktinden sonra kılmaya (Kaza) denir. Farzı, kaza etmek farzdır. Vâcibi kaza etmek ve fâsid olan sünnet ve nâfile namazları iade etmek vâcibdir. Vaktinde kılınmayan sünneti kaza etmek emrolunmadı. Bu sünneti kaza ederse, kıldığı namaz, nâfile olur ve sünnet sevâbına kavuşmaz.
[Bir Şiî kitabında diyor ki “Namazlarını bir özür ile kılmayan kimse ölünce, bunun namazlarını velisi kaza eder. Yahut başkasına ücret ile kıldırır. Meyyitin başka ibâdetleri de ücret ile başkasına yaptırılarak, borcdan kurtarılması câizdir.” Bu sözleri doğru değildir.]
3 vakitten başka, her zaman kaza kılınır. Sabah namazına başlamadan veya namaz arasında iken, vitri kılmadığını hatırlayan kimsenin, sabah namazı kabul olmaz. Güneş doğmasına, yalnız vitri kaza edecek kadar zaman kalmış ise, ancak bu hâlde sabah kabul olur. Demek ki bir namaz vaktinin sonunda, kazayı da kılacak kadar zaman kalmazsa, kazayı önce kılmak lüzumu affolur. Vakit daraldı sanarak, vakit namazının farzını kılan, sonra daha zaman olduğunu anlasa, kazayı ve sonra vaktin farzını tekrar kılar. Vaktin namazına başlarken veya namaz içinde iken, kazası olduğunu unutursa, namazdan sonra hatırlasa da, kıldığı namazı kabul olur. Çünkü, unutmak özürdür.
Kazaya kalan namaz sayısının 6 olması da, sıra ile kılmayı affettiren bir özürdür. Kılmadığı veya kılıp da kabul olmayan farz namazı sayısı 6 olan bir kimse, tertib sâhibi olmaz. Kaza namazlarının birbiri arasında ve bunlarla vakit namazları arasında sırayı gözetmesi lazım olmaz. Mesela 1 farzı kılmayan kimse, bunu hatırladığı hâlde, 5 tane vakit namazı kılsa, bu 5’i kabul olmayacağı için, kılınmamış namaz sayısı 6 olur. Vitir namazı, burada hesaba katılmaz. Eskiden kazaya kalmış farzlar hesaba katılır.
Namazlar arasında sırayı gözetmek lüzumunu gideren 4. sebep, sıranın lazım olduğunu bilmemektir. Nass veya icmâ olmayan şeyi bilmemek özürdür. Mesela, sabahı kılmayan, bunu hatırladığı hâlde, öğleyi kılsa, bu kabul olmaz. Sonra, sabahı kaza edip, sonra ikindiyi kılsa, ikindi kabul olur. Çünkü kıldığı öğlenin kabul olduğunu sanmaktadır. 5’ten fazla kazaları olan, bunları kaza ederken, kılmadığı namaz sayısı, 6’dan aşağıya inince, sırayı gözetmek lüzumu tekrar geri gelmez. Bunları da sırasız kılabilir.
Kılmadığı 6’dan az namaz varken, sırayı bozarak, edâ olunan namazların kabul olmaması, İmâm-ı Âzam’a göre “rahmetullahi teâlâ aleyh” şarta bağlıdır. Sonra edâ ettiği namaz sayısı, kazaya kalanla birlikte, 6 olunca, edâ etmiş olduğu namazlar, tekrar kabul olur. Mesela, bir farzı veya vitri kılmasa, sonra gelen namazları kılsa, bu namazlar kabul olmaz. 5. namazı kılmadan, önce kılmamış olduğu namazı kaza ederse, kıldığı namazlar nâfile olmuş olur. Kazayı kılmadan önce kıldığı 5. namazın vakti çıkarsa, kazaya kalan ile kabul olmayan namaz sayısı 6 olur. Bu hâlde, kılınan 5 namaz tekrar sahih olur. Kıldığı 5 namazın her birinde, kazası olduğunu hatırlamak lâzımdır. Birkaçında hatırlamadı ise, bunlar hesaba katılmaz. Sabah namazını kılmayan kimse, sonra gelen namazları kılsa, ertesi gün güneş doğarken, kılmış olduğu 5 namazın hepsi kabul olur.
Sırayı bozarak kılınan namazların kabul olmaması, 2 imama göre şarta bağlı değildir, kesindir.