Bu mektup İmam Rabbani hazretlerinin mahdumu Muhammed Masum hazretlerinin Mektubat’ının 1.cilt 178. mektubudur.
Hakîkî müslimân olan babalarımızın, dedelerimizin, büyüklerimizin yolundan ayrılmamanız için duâ ederim. Doğru yol, kurtuluş yolu, onların gittikleri ve kitâplarında bildirdikleri yoldur. Ey kardeşim! Âhır zemândayız. Din bilgileri azaldı. İslâmiyete uymak gevşedi. Sünnetler terk edildi. Bid’atler yayıldı. [İngilizlerin ve misyoner papazların uydurma kitâpları ile ve bol para ve silâhlar ile kurulan mason kâfir teşkilâtları ve müslimân ismindeki, râfızî ve vehhâbî bid’at fırkaları, dünyânın her yerinde, Ehl-i sünnet ismindeki hakîkî müslümânlara saldırıyorlar.] Küfrün ve bid’atlerin yayıldığı bu karanlık zamânda, hakîkî müslümân evlâdlarının, Ehl-i sünnet âlimlerinin kitâplarından, dinlerini öğrenmeleri ve bu kitâpları her tarafa yaymaları, birinci vazîfedir. Unutulan din bilgilerini ihyâ etmek en kıymetli iştir. İslâmiyyet bilgilerini öğrenmek ve neşr etmek için, gece gündüz çalışınız! Siyâsete karışmayınız. Devâmlı duâ ederek, Allahü teâlâdan yardım isteyiniz!
[Biz kuluz. Kulluk vazîfemizi yapmamız lâzımdır. Bunun için doğru îmân etmemiz ve islâmiyyete uymamız lâzımdır. Kalb gözü açılarak, cinleri, perileri, melekleri, rûhları görmeği, onlarla konuşup, gaybları öğrenmeği, hâtırınıza bile getirmeyiniz! Allahü teâlânın varlığını, birliğini, kudretinin sonsuzluğunu, böyle haberlerden değil, fen ve tıb bilgilerinden öğreniniz. Bu bilgilerin yeri, insânın dimâgıdır (beynidir). Dimâgın fen, tıb bilgileri ile ve harb vâsıtalarını hâzırlamak ile ve ticâret, zirâat bilgileri ile meşgûl olması, kalbin fânî olmasına, dünyâ işlerini hâtırlamamasına zarar vermez. Dimâg, dünyâ bilgilerine çalışırken, kalb, Allahü teâlâyı bir ân unutmaz. Hem de, bu işlerde çalışmağı ve düşmanda bulunan harb vâsıtalarını sulh zamânında hâzırlamağı, islâmiyyet emr etmektedir. İslâmiyyetin bu emrini de yapmak, kalbin temizliğini, fenâsını arttırır. Râfızîlerle vehhâbîler ve bunları besleyen hristiyânlar ile yahûdîler, bu yazdıklarımızı anlamazlar. Bunlar, dimâgları ile de, kalbleri ile de, dünyâ çıkarları ve nefslerinin arzû ve zevkleri düşüncesindedirler. Dördü de, Ehl-i sünnete düşmanlıkta müşterek çalışmaktadır. Bu alçak saldırılarını, ingilizler idâre etmektedir.]