Sual: Hazreti Ali’nin “radiyallahu anh” diğer isimleri nelerdir?
Cevap: Menakıb-ı Çihar Yar-ı Güzin kitabında diyor ki;
Hazret-i imam-ı Ali’nin “kerremallahü vecheh ve radıyallahü teâlâ anh” birkaç adı var idi. Bir ismi Ebul Hasan, bir ismi Ebul Hüseyin ve biri Haydar [aslan] ve biri Kerrar [muharebede düşmana tekrar tekrar hamle eden], biri Emir-ün nahl ve biri Ebû el Reyhaneyn ve biri Esedillah ve biri Ebû Türab [toprağın babası]dır. Lakin kendileri her zaman buyururlar idi ki bana Ebû Türab adından sevgili ad yoktur. Zira onu Fahr-i âlem “sallallâhü teâlâ aleyhi ve sellem” koymuştur. Sebebi budur ki bir gün Fâtıma-tüz Zehra ile imam-ı Ali “radıyallahü teâlâ anhüma” küsüştüler. İmam-ı Ali huzursuz olup mescide varıp, kuru toprak üzerine yattı. Fâtıma “radıyallâhu anha”, o hal ile Server-i âlem “sallallâhü teâlâ aleyhi ve sellem” hazretlerine varıp, dedi ki devletlü ve izzetli sultanım, babacağım! Yanlışlıkla hazret-i Ali’yi küstürdüm. Ama bilirim ki suç benimdir. Resûlullah “sallallâhü teâlâ aleyhi ve sellem” saadetle ve izzetle kalkıp, Ali “radıyallahü teâlâ anh” hazretlerini arayıp, mescitte buldu. Gördü ki kuru toprak üzerinde yatıyor. Sultan-ı kevneyn ve Resûl-i sakaleyn “sallallâhü teâlâ aleyhi ve sellem” hazretleri buyurdu ki (Kalk ya Ali, kalk ya Ali!). Hazret-i Ali gördü ki çağıran Fahr-i alemdir. Ayak üzerine kalktı. Sultan-ı kainat gördü ki imam-ı Ali’nin yüzüne toprak yapışmış. Bizzat mübarek elleri ile toprağı yüzünden silkip, (Kalk ya Eba Türab) buyurdu. Onun için hazret-i Ali “kerremallahü vecheh” her zaman, (Bana Ebû Turab’dan sevgili isim yoktur) buyururlardı. Lakin Şevahidü’n-nübüvve kitabında şöyle yazılıdır. Bir gün Resûlullah “sallallâhü teâlâ aleyhi ve sellem” hazretleri Fâtıma-tüz-zehranın “radıyallâhu anha” evine gelip, hazret-i Ali’yi “radıyallâhu anh” göremeyip, nerede olduğunu sordu. Hazret-i Fâtıma-tüz-zehra dedi ki “ya Resûlallah! Bazı şeylerden üzülüp, dışarıya çıktı. Galiba mescide gitti.” Resûlullah “sallallâhü teâlâ aleyhi ve sellem” hazretleri, saadetle mescide gelip, gördü ki elbisesi latif bedeninden düşüp, cisim-i şerifi toz-toprak ile bulaşmış. Hazret-i Resûl-i ekrem ve nebiyi muhterem “sallallâhü teâlâ aleyhi ve sellem” o mubareği temizleyip, (Kalk ya Eba Türab) buyurdu.
Tavsiye Yazı –> Çok Yaşamayı İstemek Caiz mi?
Tavsiye Yazı –> Fıkıh Mezheb İmam-ı Azam