Sual: Zaruret neye denir? Bu meselede ölçümüz ne olmalı?
Cevap: Uyunü’l-besair kitabının 119. sayfasında diyor ki “İnsanın kullandığı şeyler 5’e ayrılır. Bunlar zaruret, ihtiyaç, menfaat, ziynet ve fuduldür.
Kullanılmadığı zaman helake sebep olan yasak şeyi kullanmak zaruret olur. Kullanılmaması sıkıntıya, meşakkate sebep olursa, ihtiyaç denir. [Faydası, menfaati olmayıp, yalnız gösteriş için kullanılan şeye, ziynet denir.] İhtiyaç olunca, orucu bozmak câiz olur. [Bahrü’r-raık’da diyor ki; ‘Bir ibâdete başlayınca, bunu özür olmadan bozmak haramdır. Farz olan orucu bozmak için 8 özür vardır: Hastalık, sefere çıkmak, ikrah yani zalimin zorlaması, kadının hamile olması, çocuk emzirmek, açlık, susuzluk ve ihtiyarlık’. Kitapta bildirilen ihtiyaç, bu 8 özürden biri demektir.]
Buğday ekmeyi, koyun eti, yağlı yemek, menfaattir. Tatlı yemek, ziynettir. Mubahları kullanmakta taşkınlık, fuduldur. Zaruret olunca, yalan yere yemin etmek câiz olmaz. Tariz söylemek, yani iki manalı kelime söyleyip yemin edilir. Aç kalanın ölmeyecek kadar leş yemesi, zaruret olur. Abdest alırken elbiseye su sıçraması, hayvan idrar yaparken, üstündekinin elbisesine sıçraması zarurettir. Mecnunun birden fazla evlenmesi câiz değildir. Çünkü ihtiyacı olmaz”.
Haram işlemek veya kullanmak, yalnız zaruret miktarı câiz olur. Mubah olan şeyleri, farzları yapabilecek kadar kullanmak zarurettir ve farzdır. İhtiyacı karşılamak için kullanmak, sünnettir. İhtiyaçtan fazla olan şeyin menfaati varsa, menfaati için kullanmak câiz olur. Menfaati olmadığı zaman, zararı da yoksa, ziynet olur. Vakar, hürmet ve sevgi hâsıl etmek ve çok şükretmek niyeti ile ziynet eşyasını kullanmanın müstehab olduğu, İbni Âbidin ve Bahr son ciltlerinin sonunda ve Muhammed Bağdâdî’nin Hadika’sının 115. sayfasında yazılıdır.
Hadika 2. cildinin 582. sayfasında diyor ki; “Mubahlarda, şehrin adetine uymamak şöhret olur. Bu ise, tahrimen mekruhtur. Saç, sakal boyamak böyledir”. Ziynet eşyasını kullanmak da böyledir. Darülharpte, yani Fransa gibi, kâfirlerin yaşadıkları memleketlerde, İslamın vakarını, şerefini korumak ve şöhretten, fitneden sakınmak vâcibdir. Zararlı olan şeye fudul, abes ve malayani denir. Bunu kullanmak tahrimen mekruh, farza mâni olursa, haram, yani büyük günah olur.
Tavsiye Yazı –> Sefer-i Ahiret Risalesi (Seyyid Abdülhakim Arvasi)