Sual: Giyim kuşamda İslami ölçü nedir? Müslümanlar nasıl giyinmeli?
Cevap: “Avret yerini örtecek ve soğuktan, sıcaktan korunacak kadar giyinmek farzdır. Pamuk, keten ve yün kumaş iyidir. Erkek kamisi, yani entarisi ve paltosu bacağın ortasına kadar, kolları parmak ucuna kadar uzun olması sünnettir. Kol ağzı bir karış olmalıdır. Orta halli giyinmeli, şöhretten sakınmalıdır. Nimeti göstermek için iyi ve kıymetli giyinmek müstehaptır. Bayramlarda, topluluklarda, güzel, süslü giyinmek mubahtır. Her zaman böyle giyinmek iyi değildir. Övünmek için, gösteriş için giyinmek mekruhtur. Beyaz ve siyah giyinmek müstehaptır. Resûlullahın entarisi, gömleği ve donu beyaz pamuk bezdendi. [Mekke’yi fethettiği gün, mübarek başlığının ve paltosunun siyah olduğu, İbni Âbidin, 5. cildi, 481. sayfasında ve Mecmaul-enhür’de yazılıdır.] Yeşil giyinmek sünnettir. Domuzdan başka yırtıcı hayvan leşlerinin postları, derileri dabaglanınca temiz olur. Besmele ile öldürülenlerin postları ve derileri temizdir. Derileri üzerinde namaz kılınır. Bunlarla yapılan elbiseleri, kürkleri ve kürklü paltoları, başlıkları giymek erkeklere câizdir. Kadınların erkekler gibi giyinmeleri, erkek işleri yapmaları câiz değildir. Erkeklerin, donu, pantolonu ayaklarını örtecek kadar uzatması mekruhtur. Namaz dışında, pis elbise giymek mekruhtur”. (İbni Âbidin c.5, s.223)
Dürrü’l-muhtar’ın ve bunun Tahtavi ve İbni Âbidin haşiyelerinin son ciltleri sonunda diyor ki “Tecemmül etmek, yani en güzel elbise giymek müstehaptır. Helal şeylerle ziynetlenmek mubahtır. İmâm-ı Âzam Ebû Hanîfe 400 altın kıymetinde cübbe giyerdi. Talebelerine güzel giyinmelerini emrederdi. İmâm-ı Muhammed nefis elbise giyerdi. İmâm-ı Âzam buyurdu ki İmâm-ı Ömer’in yamalı hırka giymesi, Emir-ül-müminin olduğu içindi. Güzel giyinseydi, memurları da güzel giyinirler, fakirleri, milletten zulüm ile mal alırlardı. Resûlullah “sallallâhü aleyhi ve sellem” 1.000 dirhem gümüş kıymetinde cübbe giyerdi”.
Bahrü’r-raık’da, orucu bozmayan şeyleri bildirirken diyor ki “Erkeğin tedâvi için sürme çekmesi câizdir. Ziynet için çekmesi câiz değildir. (Cemâl) ve (Ziynet) kelimelerini birbirleri ile karıştırmamalıdır. Cemâl, çirkinliği gidermek, vakar sâhibi olmak ve şükretmek için, nimeti göstermek demektir. Gösteriş için, övünmek için, nimeti göstermek, Cemâl olmaz, kibir olur. Nefsin zayıf, azgın olduğunu gösterir. Cemâl ise, nefsin terbiye edilmiş, olgun olduğunu gösterir. “Allahü teâlâ cemildir. Cemâl sahiplerini sever” hadis-i şerifi, Cemâl sâhibi olmayı methetmektedir. Cemâl için yapılan bir şey, ziynete de sebep olursa, zarar vermez. Cemâl için, temiz, güzel giyinmek mubahtır. Kibir için giyinmek ise, haramdır. Böyle giyinince, halinde, başkalarına karşı davranışında bir değişiklik olması, kibir alâmeti olur”. Görülüyor ki Cemâl, çirkinliğe, başkalarının iğrenmelerine, hakaret etmelerine sebep olacak şeyleri yapmamak, bunları izale etmektir. Ziynet, başkalarını imrendirecek, onlara üstünlük sağlayacak, öğünecek şeyleri yapmaktır. Cemâl için, bulunduğu yerde adet olan şeylerden, haram olmayan en iyilerini kullanmalıdır.
Erkeklere ipek giymek haram olduğu bildirilmiştir. Elbisede ve başlıkta 4 parmak genişliğinde ipek veya altın şeridlerin bulunması câizdir. Şeridler uzun ve sayıları çok olabilir.
Erkeklerin de her renk elbise giymeleri câiz ise de, kırmızı, sarı elbise giymeleri tenzîhen mekruh denildi. Başlık ve takkenin kırmızı ve sarı renklerde dahi mekruh olmadığı söz birliği ile bildirildi. Resûlullahın “sallallâhü teâlâ aleyhi ve sellem” ayakkabısının siyah olduğu, Şiratü’l-İslam şerhinde yazılıdır.
Tavsiye Yazı –> Bir Üniversiteliye Cevap (Seyyid Abdülhakim Arvasi)
Tavsiye Yazı –> Kadınların örtünmesi nasıl olmalı?