Şartlı Önermeler
Bir önermede bağ kaldırıldığı zaman iki tarafta birer hüküm kalırsa bu tip önermelere şartlı önermeler denir. Bu durumda şartlı önermeler birden fazla yargı bildirirler. Bu tür önermelerde yargı bir şarta bağlıdır ve aralarındaki bağ kaldırıldığı zaman iki tarafta birer terim değil, birer küçük cümle kalır, yani birer yargı bildirirler. “Hava yağmurlu ise etraf ıslaktır” önermesi şartlı bir önermedir. “İse” bağı kaldırıldığında, bir tarafta “Hava yağmurludur“, diğer tarafta “etraf ıslaktır” cümlecikleri kalır.
Şartlı önermelerin birinci cümlesine (kendisine hükmedilene) mukaddem, ikinci cümlesine (kendisiyle hükmedilene) de tali denir. Müellif eserde, “Eğer güneş doğmuşsa gündüz de vardır” örneğini vermektedir. Burada “güneş doğmuşsa” bir cümledir (fiil-fail), “gündüz de mevcuttur” ifadesi de bir cümledir ve o da öznesi (mevzu) ve yüklemi (mahmul) olan bir cümledir (mübteda-haber).
Hâlidî bu önermelerin şart olarak isimlendirilmesinin sebebini, birinin varlığının, diğerinin varlığına bağlı olmasına dayandırmaktadır. Bunu da bitişik şartlı diye ifade etmektedir. Bitişik şartlı önermelerin “in” şart edatı ile kullanıldığını belirterek, daha sonra ayrık şartlı önermelerden bahsetmektedir. Bu önermelerin de “imma” şart edatı ile kullanıldığını ifade etmektedir.
Hâlidî şartlı önermeleri yukarıda da ifade edildiği gibi iki kısımda incelemektedir: Bitişik Şartlı ve Ayrık Şartlı Önermeler. Bunların her ikisi de olumlu veya olumsuz olurlar.
Benzer Yazıları Okumak İçin Tıklayınız