202. Mektup

Bu Mektup büyük İslam alimi, II. bin senenin müceddidi İmâm-ı Rabbânî Ahmed Fârukî’nin oğlu Muhammed Mâ’sûm “rahime-hullahü teâlâ”, 3 cilt olan, fârisî (Mektûbât) kitabının I. cildinin 202. mektubudur. Bu kısa ömürde, en mühim işleri yapınız! Geceleri ibadet yapmayı ve seher vakitlerinde ağlamayı, büyük nimet biliniz! Karanlık geceleri, Allahü teâlâyı hatırlamak ile aydınlatınız! Ticarette sâdık ve…

195. Mektup

Bu Mektup büyük İslam alimi, II. bin senenin müceddidi İmâm-ı Rabbânî Ahmed Fârukî’nin oğlu Muhammed Mâ’sûm “rahime-hullahü teâlâ”, 3 cilt olan, fârisî (Mektûbât) kitabının I. cildinin 195. mektubudur. Peygamberimize, İbrahim aleyhisselâmın milletine tabi olması ve ona verilen salavatın ve berekatın benzerlerini taleb etmesi için emrolunmasının sebebi, İbrahim aleyhisselâmın makamından geçtikten sonra varılacak, daha yüksek makama…

130. Mektup

Bu Mektup büyük İslam alimi, II. bin senenin müceddidi İmâm-ı Rabbânî Ahmed Fârukî’nin oğlu Muhammed Mâ’sûm “rahime-hullahü teâlâ”, 3 cilt olan, fârisî (Mektûbât) kitabının I. cildinin 130. mektubudur. Görünen ve görünmeyen bütün kemalat, bu parlak dininin içindedir ve Peygamberlerin sonuncusuna tabi olmaktadır “aleyhi ve aleyhimüssalavat vel-berekat”. Cezbe, Onun yolunda olanlara nasip olur. Fenâ ve Bekâ,…

128. Mektup

Bu Mektup büyük İslam alimi, II. bin senenin müceddidi İmâm-ı Rabbânî Ahmed Fârukî’nin oğlu Muhammed Mâ’sûm “rahime-hullahü teâlâ”, 3 cilt olan, fârisî (Mektûbât) kitabının I. cildinin 128. mektubudur. Fenâ ve bekaya vasıl olmadan evvel, hâsıl olan ahvalin bir kıymeti yoktur. Hak teâlâya talib olanın, Onun mâsivâsından [mahluklardan] uzaklaşması lazımdır. Ahvale ve mevacide talib olan, mâsivâya…

80. Mektup

Bu Mektup büyük İslam alimi, II. bin senenin müceddidi İmâm-ı Rabbânî Ahmed Fârukî’nin oğlu Muhammed Mâ’sûm “rahime-hullahü teâlâ”, 3 cilt olan, fârisî (Mektûbât) kitabının I. cildinin 80. mektubudur. Allahü teâlâ, muradlarınıza kavuştursun! Belki muradlarınızdan halas edip, irâde-i ilâhiyesine tabi eylesin! Abdiyet makamı, ademiyettir. Abdiyette mevcutiyet yoktur. İrade ise, hiç olamaz. İrade, varlıktan, benlikten hâsıl olur.…

78. Mektup

Bu Mektup büyük İslam alimi, II. bin senenin müceddidi İmâm-ı Rabbânî Ahmed Fârukî’nin oğlu Muhammed Mâ’sûm “rahime-hullahü teâlâ”, 3 cilt olan, fârisî (Mektûbât) kitabının I. cildinin 78. mektubudur. Dinde yüksek derecelere kavuşmak için, [Ehl-i sünnet âlimlerinin bildirdikleri gibi iman etmek ve ahkâm-ı İslamiyeye uymak ve sonra] Ehl-i sünnet âlimlerine muhabbet bağı ile bağlanmak lazımdır. [İmanın…

Musiki İle Tedavi Caiz Midir?

Sual: Musiki ile tedâvi câiz midir? Cevap: Musiki ile tedavi İslam dünyasında tatbik edildiği gibi, Selçuklu ve Osmanlılar da bilhassa akıl hastalarını su ve kuş sesinden başka musiki ile tedavi etmeye çalışmıştır. Nitekim Edirne Sultan Bayezid Dârüşşifâsında, İstanbul Toptaşı Bimârhânesinde (akıl hastahânesinde), Kayseri Gevher Nesibe Dârüşşifâsında, Edirne Sultan Bayezid Bimarhânesinde, Haleb Arguniyye Bimarhânesinde hep musiki…

Kadının Sesi Avret Midir?

Sual: Kadının sesi avret midir? Cevap: İbni Âbidin şöyle diyor:  Kadının sesi racih (tercih edilen) kavle göre avret değildir. İtimat edilen de budur. Bahr ve nehr’de böyledir. Mamafih Nevâzil’de buna muhalif kavl zikredilir ve Hazret-i Peygamber’in “Namazda olduğunu başkasına bildirmek gerektiği zaman tesbih erkeklere, el çarpmak ise kadınlara mahsustur” sözünü delil getirir. Kâfi’de “Kadın âşikâre…

Kadının Çıplak Ayakları Avret Midir?

Sual: Kadının çıplak ayakları avret midir? Namaz kılarken ayaklarını örtmesi gerekir mi? Cevap: İbni Âbidin şöyle diyor: Kadının çıplak ayaklarının namazda veya namahreme göstermek hususunda avret olup olmadığı ihtilaflıdır. Yüz ve avuçlarda ihtilaf yoktur. Elin üstü ihtilaflı olmakla beraber, mutemet kavil açmanın caiz olduğudur. Osmanlı kadınları ihtiyatlı davranarak elbiselerinin kollarının ucunu üçgen şeklinde uzun yaptırarak…

Borsa Oynamak (Hisse Senedi Alıp Satmak) Caiz Mi?

Sual: Borsa oynamak (hisse senedi alıp satmak) caiz midir? Cevap: Hisse senedleri, her ne kadar şirket ortaklığı gibi gözüküyorsa da, gerçekte tam olarak böyle değildir. Bunları İslâm hukukundaki akidler kategorisinde bir yere yerleştirmek kolay değildir. Bu hisselerin alış-verişinde de şer’î hukukun aradığı şartlar her zaman tam olarak tahakkuk etmemektedir. Nihayet bu gibi satışlar, müslümanın menfaatine…