Bu Mektup büyük İslam alimi, II. bin senenin müceddidi İmâm-ı Rabbânî Ahmed Fârukî’nin oğlu Muhammed Mâ’sûm “rahime-hullahü teâlâ”, 3 cilt olan, fârisî (Mektûbât) kitabının I. cildinin 49. mektubudur.

Hak sübhanehu ve teâlâ, din ve dünya muradlarınıza kavuştursun! Dünya lezzetlerinin, fani [geçici] nimetlerin zararlarından kurtulmak için ilaç, bunları ahkâm-ı İslamiyyeye uygun kullanmaktır. Yani, Allahü teâlânın emirlerine ve yasaklarına uymaktır. Ahkâm-ı İslamiyyeye uygun kullanılmazsa, bu lezzetler zararlı olur. Allahü teâlânın gazabına, azâbına sebep olurlar. Hakiki tam kurtulmak için, bu lezzetleri, mümkün olduğu kadar, terk etmelidir. Terk edemeyenlerin, ilacını kullanmaları lazımdır. Böylece, zararlarından kurtulurlar. Bu lezzetleri terk edemeyip, ilacını da yapmayanlara, böylece felaketlere, dertlere sürüklenip, saadetten mahrum kalanlara yazıklar olsun! [İslamiyet, dünya lezzetlerini, zevklerini men etmiyor. Bunların hayvanlar gibi, azgın, zararlı kullanılmasını men ediyor.]

Nefslerinin arzularına tabi olup dünya lezzetlerini ahkâm-ı İslamiyyeye uygun kullanmayanlar, böylece, faydalı ve daimi olan Cennet lezzetlerinden kaçanlar çok zavallıdır. Allahü teâlânın her şeyi gördüğünü bilmiyorlar mı? Zararlardan kurtulmak için, dünya lezzetlerini ahkâm-ı İslamiyyeye uygun kullanmak lazım olduğunu işitmemişler mi? Sorgu, sual günü elbet gelecek, herkesin, dünyada yaptıkları, önlerine serilecektir.

[Dünya zevkleri, lezzetleri peşinde koşanların, öldükten sonra dirilmek olduğuna, ahkâm-ı İslamiyyeye uyanların, Cennet zevklerine kavuşacaklarına, ahkâm-ı İslamiyyeye uymayanların, Cehennem ateşinde yanacaklarına inanmadıkları anlaşılıyor. Halbuki bunların ilerici, büyük adam dedikleri Avrupalılar, Amerikalılar, Cennete, Cehenneme inanıyor. Kiliseleri dolup taşıyor. Avrupalıların ahlaksızlıklarına, namussuzluklarına ilericilik diyerek sarılan, onlar gibi ahirete inanan vatandaşlara gerici, yobaz diyerek saldıranların içyüzleri meydandadır. Akılları olmayan, nefslerinin, zevklerinin esiri olan bu zavallılara aldanmamalıdır.]

Dünyada Rabbinin rızasını kazanmış, Onun haram ettiği şeylerden sakınmış olanlara, o gün müjdeler olsun! Dünyanın yaldızlı hayatına aldanmayanlara, Rabbin azabından korkarak, nefslerine hakim olanlara, evinde ve emrinde olanlara namaz kılmalarını emredenlere [ve kadınlarına, kızlarına, sokağa çıkarken örtünmelerini öğretenlere] müjdeler olsun, müjdeler olsun! Allahü teâlânın gösterdiği saadet yolunda olanlara ve Muhammed aleyhisselâma tabi olanlara selamlar olsun!

Her ne varsa güzel, Onu anmaktan başka,
Hepsi cana zehirdir, şeker dahi olsa!

En Çok Okunan Yazılar

Tavsiye Ettiğimiz Temel KitaplarMeâl Okumak Câiz Midir? Ehl-i Sünnet İtikadı Nedir? Ehl-i Sünnet Olmanın Şartları Nelerdir?Her Gün Okunması Gereken Çok Mühim Bir DuâSeyyid Abdülhakîm Arvâsî Hazretleri ve Tasavvuf Terbiyesi Sultan Vahideddîn Hân'a Dâir Sualler