Kitabü’l-Itk

8– KİTÂB-UL-ITK “Itk”, lügatda kölelikden çıkmak manâsınadır. Şerî’atde, “efendinin köle hür olacak şekilde ondan hakkını düşürmesidir”, diye ta’rîf edilmiştir. Âlimler ıtk ile alâkalı meseleleri ve hükümleri aşağıdaki bâblara göre yazmışlardır. Bu bâblar: “Bâb-u ıtk-ıl-ba’d, bâb-ül-hılf bi’l-ıtk, bâb-ül-ıtk alâ ca’l, bâb-üt-tedbîr, bâb-ül-istîlâd”. Itk-ul ba’d bâbı: “Itk-ul-ba’d”, köleden köleliğin değil, efendinin onun üzerindeki mülkiyyetinin bir kısmının gitmesi…

Kitabü’l-Eyman

9– KİTÂB-ÜL EYMÂN “Eymân”, yemîn lafzının çoğuludur. Yemîn, lügatda, “câriha”, “kuvvet” ve “kasem” arasında ortakdır. Şerî’atde yemîn, yemîn edenin bir işi yapmaya veyâ yapmamaya olan azmini gösteren kuvvetli arzûdur. Âlimler, eymân ile alâkalı meseleleri ve hükümleri aşağıdaki bâblara göre tertîb etmişlerdir. Bu bâblar: Girmek, çıkmak, yerleşmek, yapmak, binmek ve diğer husûslar ile alâkalı yemînler bâbı.…

Kitabü’l-Hudud

10– KİTÂB-ÜL-HUDÛD “Hudûd”, had lafzının çoğuludur. “Had” lügatda mâni’ olmak manâsınadır. Şerî’atte, Allahü teâlânın hakkı olarak yerine getirilmesi vâcib olan ukûbet-i mukaddere [mikdârı belli cezâdır] diye ta’rîf edilmiştir. “Ukûbât”, dövmek yâhud kesmek yâhud taşlamak veyâ öldürmek gibi cezâlardır. “Ukûbât-ı mukaddere”, Kitâb yâhud sünnet veyâ icmâ’ ile farz ve takdîr olunan cezâdır. Âlimler, ukûbât-ı mukaddereye âid…

Diğer Bablar

11– KİTÂB-ÜS-SİRKAT “Sirkat”, lügatda başkasının bir şeyini gizlice almak demekdir. Çalınan şeye sirkat denilmesi mecâzîdir. Şerî’atde ise, mükellef olan, ya’nî akl ve bâlig olan erkek, kadın, köle, efendi, müslimân veyâ zımmî, gören ve konuşabilen bir kimse, on dirhem hâlis gümüş parayı veyâ değerinde olan ve kendinde mutekavvim olan ve durmakla bozulmayan bir malı, müslümân veyâ…

Mukaddime

KABİR ÂLEMİ: Şerhu’s-Sudûr bi-Şerhı Hâli’l- Mevtâ ve’l-Kubûr (Ölülerin Hallerini Açıklamakla Gönüllere Açıklık Getiren Ki­tap) Celâlü’d-Dîn Abdurrahmân b. Ebî Bekr es-Suyûtî eş-Şâfiî (ö.911/1505) Mukaddime Allah’a sonsuz hamdler olsun ki; istediğini gaflet uykusundan uyandırmış, sevdiğini en yüce derece ve makamlara yükseltmiş, yü­künü ondan alıp, onu yanına Alem-i Beka ve Berzaha nakletmiştir. İhlas kaftanına (kefenine) bürünmüş bir şahadetle Allah’tan başka ilah olmadığına,…

Ölümün Başlangıcı

1- Ölümün Başlangıcı İbn Ebi Şeybe ve İmam Ahmed’in … Hasan’dan rivayet terine göre; -Allah Adem ve zürrlyetini yarattığı zaman meleklere (Yer bunları istiap edemez.) demişler. Allah (azze ve celle) : (Ben içlerine ölümü bırakacağım.) demiş. Melekler: (Öyle ise hayat onlara hoş gelmez.) Allah (azze ve celle) : (Ben onların kalplerine emel yerleştireceğim diye onlara etmiştir.) Ebu Nuaym’ın Hilye’de mücahit’den rivayetine göre: Adem…

Fıkıh Kitabı Okumanın Hükmü Nedir?

Sual: Fıkıh kitabı okumanın hükmü nedir? Fıkıh bilmeyenlerin tefsir okuması doğru mudur? Cevap: Öncelikle fıkıh ilminin ne olduğunu bildirelim. Ahkâm-ı İslâmiyyeyi bildiren ilme Fıkıh ilmi denilir. Fıkıh bilgilerini bilen kimseye ise Fakih denir. Fıkıh ilmi, insanların yapması ve yapmaması lazım olan işleri bildirir. İbni Âbidin önsözünde buyuruyor ki “Kurân-ı Kerîmden namaz kılacak kadar ezberlemek farzdır. Bunu…

Mal ve Vücuda Bir Zarar Geldiğî Zaman Ölümü İstemek

2- Mal ve Vücuda Bir Zarar Geldiğî Zaman Ölümü İstemek ve Gelmesine Duâ Etmekten Sakındırma Buhâri ve Müslim’in, Enes (radıyallahü anh’den rivayet ettik­lerine göre, Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyur­muştur: Sakın kimse kendisine dokunan bir zarardan dolayı ölümü iş­etmesin. Eğer kendini ölümü istemekten alıkoyamıyorsa şöyle desin -Rabbim, yaşamak bana daha hayırlı olduğu müddetçe beni ya­şat; ölümüm bana daha hayırlı olduğu…