Meyyit İçin İskat

Nurü’l-izah’da ve bunun Tahtavi haşiyesinde, Halebi ile Dürrü’l-muhtar’da namazların kazası sonunda, Mülteka’da, Dürrü’l-münteka’da, Vikâye’de, Dürer’de, Cevhere’de, Kadızade’nin Birgivi Vasiyetnamesi şerhinin sonunda ve başka kıymetli kitaplarda, meyyit için iskat ve devir yapmak, hanefi mezhebinde lazım olduğu yazılıdır. Mesela, Tahtavi, haşiyesinde diyor ki “Tutulmamış oruçların fidye vererek iskat edilmesi için nass vardır. Namaz oruçtan daha mühim olduğundan,…

Sefer-i Ahiret Risalesi

Aşağıdaki bilgiler, Seyyid Abdülhakîm (Arvasi) bin Mustafa efendi “rahmetullâhi aleyh”in (Sefer-i ahiret) risalesinden alınmıştır. Bu risale basılmamıştır: İmanı olan ve aklı olan ve baliğ olan erkek ve kadınlara, mükellef denir. Mükellef olanların, ölümü çok hatırlaması sünnettir. Çünkü, ölümü çok hatırlamak, emirlere sarılmaya ve günahlardan sakınmaya sebep olur. Haram işlemeye cesareti azaltır. Peygamberimiz “sallallâhü aleyhi ve…

Madde Hakkında Bilgiler

Allahü teâlânın sonsuz kudretinin inceliklerini çok açık gösterdiği için, bugünkü tecrübelerin meydana çıkardığı, âlem ve madde üzerindeki yeni bilgileri din kardeşlerime burada kısaca yazmayı uygun gördüm. Bu maksatla, Almanca Der Mensch kitabının 1940 senesi baskısından mühim gördüğüm yerleri de aşağıya tercüme ediyoruz: Bu âlem, topraklar, canlılar ve hava hep maddeden yapılmıştır. Terazide tartılan, yani ağırlığı…

Madde Üzerine Bazı Bilgiler

Bugün herkes, atomu ve atom enerjisini merak etmekte, dost, düşman her memlekette atom üzerinde çalışılmaktadır. İstikbâlin harbleri, atom silahları ile yapılacak, atom kuvveti bulunmayan milletler, yaşamak hakkı bulamayacaktır. Küçük, büyük, herkesin sık sık işittiği atomu ve atom enerjisini ve kullanılmasını, din kardeşlerime kısaca bildirmeyi lüzumlu gördüm. Çünkü, atom kuvveti, harpte de, sulhta da kullanılacaktır. Müslümanların,…

Fıkıh Mezhep Ve İmam-ı Azam

Mecmua-i Zühdiyye kitabının başında diyor ki: Fıkıh kelimesi, Arapçada, fekıha yefkahü şeklinde kullanılınca, yani 4. babdan olunca, bilmek, anlamak demektir. 5. babdan olunca, ahkâm-ı İslamiyyeyi bilmek, anlamak demektir. Ahkâm-ı İslâmiyyeyi bildiren ilme Fıkıh ilmi adı verildi. Fıkıh bilgilerini bilen kimseye Fakih denir. Fıkıh ilmi, insanların yapması ve yapmaması lazım olan işleri bildirir. Fıkıh bilgileri, Kurân-ı…

Ebeveyn-i Resulullah Risalesi

Seyyid Abdülhakîm Arvâsî Efendi’nin “rahmetullahi teâlâ aleyh” bir mektubudur. Sûfiyye-i aliyyenin büyüklerinden, şeyh Ebül-Hasan-ı Şazili’nin “rahmetullahi teâlâ aleyh” talebesi, şeyh Ebül-Abbas Mürsi’nin “rahmetullahi teâlâ aleyh” yetiştirdiği Evliyânın en yükseği olan İmâm-ı Busayri “rahmetullahi teâlâ aleyh” yazmış olduğu Kaside-i Hemziye’de, Peygamberimizi “sallallâhü aleyhi ve sellem” methederken, “O en iyi insanın, anaları, babaları da, hep iyi idi.…

Teracim-i Ahval 2

ABBAS “radıyallâhu anh”: Abdülmuttalibin en küçük oğlu, Resûlullahın “sallallâhü teâlâ aleyhi ve sellem” amcasıdır. Resûlullahtan 3 yıl yaşlı idi. Bedr gazasında, düşman ordusunda idi. Esir oldu. Para verip kurtulanlardan idi. Mekkeye dönüşünde müslüman oldu. Mekkenin fethinden bir kaç ay önce Medineye hicret etti. Muhacirlerin sonuncusudur. Mekkenin fethinde ve Huneyn gazasında bulundu. Hadis-i şerif ile meth…

Teracim-i Ahval

ABBAS “radıyallâhu anh”: Abdülmuttalib’in en küçük oğludur. Resûlullahın amcasıdır. 3 yaş büyüktür. Bedr gazasında düşman askeri arasında idi. Müslümanların eline esir düştü. Kendisi için ve kardeşlerinin oğulları Ukayl ve Nevfel bin Haris için para verip kurtuldular. O sene îman etti. En son hicret eden budur. Mekkenin fethinde ve Huneyn gazasında Resûlullahın yanında bulundu. 32 [m.…

Risaletü’s-Salat

  İSTİKBAL-İ KIBLE Meyl-i şems ve tadil-i zaman sıfıra ne kadar yakın ise netice o kadar hassas olur. İstanbul’un kıble istikâmeti 2 yol ile bulunur: 1- Kıble açısı ile. 2- Kıble saati ile. 1- Bir şehirden geçen tul dairesinin istikâmetinden, yani cenub cihetinden Kıble açısı kadar şarkına dönülürse, Kıbleye dönülmüş olur. K açısı şöyle hesap…

Namaz Vakitleri

Mukattimetü’s-salât, Tefsir-i Mazhari ve Halebi-i kebirdeki hadis-i şerifte buyuruldu ki: (Cebrâil aleyhisselâm Kâbe kapısı yanında iki gün bana imâm oldu. İkimiz, fecir doğarken sabah namazını, güneş tepeden ayrılırken öğleyi, her şeyin gölgesi kendi boyu uzayınca ikindiyi, güneş batarken [üst kenarı gaybolunca] akşamı ve şafak kararınca yatsıyı kıldık. İkinci günü de, sabah namazını, hava aydınlanınca; öğleyi,…