62. Mektup

Bu mektup, mübarek oğlu Muhammed Mâ’sûm “medde zillühül’ali” için yazılmıştır. İnsanın aslının adem olduğunu, ademde hiçbir iyilik bulunmadığını bildirmektedir: İnsanın hakikati, yani Zâtı, kendisi, onun nefsidir. Buna, (Nefs-i natıka) denir. İnsan, ben deyince, nefsini göstermektedir. Bu nefs-i natıkanın hakikati, aslı da, (Adem)dir. [Adem, yokluk demektir.] Adem üzerine, vücut [yani varlık] ışıkları ve vücudun sıfatları gelmiş…

13. Mektup

Bu mektup, Mirza Şemsüddin’e yazılmıştır. Onun mektubuna cevap vermekte ve zâhir âlimlerinin ve tasavvufçuların ve Peygamberlerin varisleri olan rasih ilimli âlimlerin hâlini bildirmektedir: Allahü teâlâya hamd olsun ve Onun Peygamberine salât ve selâm olsun! Size ve doğru yolda olanlara duâlar ederim. İhsan ederek göndermiş olduğunuz şerefli mektubunuzu kıymetli kardeşim şeyh Muhammed Tâhir getirdi. Okuyunca bizleri…

8. Mektup

Bu mektup, Han-ı hanan [Hanlar hanı] Abdürrahim’e “rahmetullahi teâlâ aleyh” yazılmıştır. Havassın, yani seçilmişlerin ve câhillerin ve bu ikisi arasında olan tasavvufçuların gaybdan imanları arasındaki farkı bildirmektedir: Allahü teâlâya hamd olsun. Onun seçtiği, sevdiği kullarına selam olsun! Fârisî Mısra tercümesi: Her ne olursa olsun, dosttan konuşmak daha tatlı! Bakara sûresi 186. âyetinde meâlen, “Kullarım senden…

92. Mektup

Bu mektup, Seyyid Mîr Muhammed Numan’a “kuddise sirruh” yazılmış olup Evliyâlık, Allahü teâlâya yakınlık demektir. Velî olmak için harikalar ve kerâmetler şart olmadığı bildirilmektedir: Allahü teâlâya hamd olsun. Onun beğendiği insanlara selamlar olsun! Kardeşim, çok sevdiğim, Seyyid, Mîr Muhammed Numanın afiyette olmasına duâ ederim. Velâyetin [yani Evliyâlığın] hâsıl olması için, harikaların, kerâmetlerin meydana gelmesi lazım…

86. Mektup

Bu mektup, Derviş Habîb Hadim için yazılmıştır. Harikaların, kerâmetlerin çok veya az olmasının sebebi bildirilmektedir: Mubahların fudulüne, yani fazlasına dalmak, kerâmetin azalmasına sebep olur. Hele, şüphelilere ulaşır ve Allah korusun, oradan da, haramlara yaklaşırsa, kerâmet ve harikalar yok olur. Mubahlar az işlendikçe ve zaruret miktarı olunca, kerâmet ve harikaların hâsıl olması artar. Harikaların görünmesi, Peygamberlikte…

25. Mektup

Bu mektup, Hâce Şerefeddin-i Hüseyin’e yazılmış olup Resûlullaha uygun her işin, zikir olduğu bildirilmektedir: Elhamdü lillahi ve selamün alâ ibadihillezinestafa. Aziz oğlumun, Mevlânâ Abdürreşid ve Mevlânâ Can Muhammed ile göndermiş olduğu mektubu geldi. Adak meblağı da, beraber idi. Allahü teâlâ, karşılık olarak, en iyi şeyler ihsan buyursun! Sıhhat haberinizi duymakla çok sevindik. Ey oğlum! Bu…

62. Mektup

Bu mektup, Han-ı hanan [Hanlar hanı] Abdürrahim hana “rahmetullahi teâlâ aleyh” yazılmıştır. İnsan medeni olmak için yaratılmıştır. İnsan medeni olmak için ve yaşamak için, başka insanlara muhtaçtır. İnsanın üstünlüğü, bu ihtiyacındandır. Buna benzer şeyleri de bildirmektedir: Allahü teâlâya hamd olsun ve Onun seçtiği, sevdiği kullarına selam olsun! Görünen ve görünmeyen iyiliklere kavuşmanızı Allahü teâlâdan duâ…

28. Mektup

Bu mektup, Mevlânâ Sâdık Keşmiri’ye yazılmış olup ruhların cisim şekline girebileceği ve tenasüh olmadığı bildirilmektedir: Cenâb-ı Hakka hamd ve Resûlüne salât ve sizlere duâ ederim. Kıymetli mektubunuzu aldık. Güzel hallerinizi anlayınca, sevindik. Allahü teâlâyı, aklın, ilmin, keşflerin, buluşların dışında, ötelerin ötesinde anlayorum. Öyle anlaşıldı ki sıfatlarının Onunla olduğuna inanamıyorum. Onu her şeyden, her varlıktan uzak…

38. Mektup

Bu mektup, hacı Muhammed Yusuf Keşmiri için yazılmıştır. Allah adamlarının gönlünde zerre kadar dünya düşüncesi olmadığı bildirilmektedir: Allahü teâlâya hamd olsun! Onun seçtiği kullarına selam olsun! Kalbinde zerre kadar dünya sevgisi olan veya kalbinde dünya ile zerre kadar ilgisi bulunan yahut kalbine zerre kadar dünya düşüncesi gelen kimseye Allahü teâlâyı tanımak nasip olmaz. Böyle seçilmiş…

53. Mektup

Bu mektup, bir şeyhe [Şeyh Abdüssamed Sultanpuri’ye] yazılmıştır. Kibr ve ucbun hastalık olduğu bildirilmektedir: Allahü teâlâya hamd olsun ve Onun seçtiği kullarına selam olsun! Soruyorsunuz ki riyâzet yapınca, ibâdet yapınca, nefsim kabarıyor. Benim gibi sâlih, iyi kimse yoktur sanıyor. İslamiyete ters düşen bir şey yapınca da kendimi muhtaç, âciz sanıyorum. Bunun ilacı nedir diyorsunuz. Allahü…