İslamiyette Servet Ne Derece Meşrudur?

Sual: İslâmiyette servet ne dereceye kadar meşrudur? Cemiyette ihtiyaç sahipleri varsa, bu servetin hükmü nedir? Bu cemiyetin ihtiyaç sınırı nasıl belirlenir? Tüm dünyadaki Müslümanlar mı göz önüne alınıp bir ortalama oluşturulacak? Harcamanın ölçüsü nedir? Buna ihtiyaç diye cevap verilecekse ihtiyacın ölçüsü nedir? O cemiyetin yaşama seviyesine bakılarak bu tayin edilecekse, o cemiyette lüks ve refah…

Hükumetin Kar Haddi Koyması Caiz Mi?

Sual: Hükûmetin fiyatlara kâr haddi koyması câiz midir? Cevap: İslâmiyette serbest piyasa ekonomisi câridir. Herkes malını dilediği kişiye ve fiyata satar. Hükûmetin fiyatlara kâr haddi koyması câiz değildir. Hadis-i şerifte “Sakın başkasının malına kâr haddi koymayınız. Fiyatları koyan Allahü teâlâdır” buyuruldu. Enes bin Mâlik rivayet etti: Medine-i münevverede pahalılık oldu. Ya Resûlallah! Fiyatlar yükseliyor. Bize…

Hilal Bir Ülkede Görülse Yeterli Olur Mu?

Sual: Zilhicce hilâli, ilk gün başka ülkede görülüp de, kendi memleketimizde görülemezse, Zilhicce ayı bir gün sonra mı başlar? Cevap: Hesab da, rüyet de ayın başlaması için birer kriterdir. Kamerî aylar, ayın dünya etrafında bir defa dolaşıp yeniden doğuşu ile başlar. Oruç, kurban ve hac, kamerî ayın başlamasına göre ifa edilen ibadetlerdir. Kamerî ay doğar;…

Kadın Zekat Memuru Olmuş Mu?

Sual: Hazret-i Ömer devrinde zekât toplayan memurların kadın olduğu rivâyeti ne derece doğrudur? Cevap: Kadı Ebu’l-Abbas Ahmed bin Said’in et-Teysîr fî Ahkâmi’t-Tes’îr adlı eserinde şöyle deniyor: “Muhtesibde bulunması gereken şartlardan biri de erkek olmasıdır. Çünkü bu hususta erkek oluşu gerektiren sayılamayacak kadar sebep vardır. Bu hususta, Hazreti Ömer’in pazarlardan birinde Şifâ el-Ensâriyye adlı bir kadını…

Beni Kurayza Kadınları Savaş Ganimeti Mi Oldu?

Sual: Müslümanların Medine’deki Beni Kurayza Yahudîlerinin erkeklerini öldürdüğü, kadınlarını savaş ganimeti yaptığı doğru mudur? Cevap: Hazreti Muhammed, Medinelilerin daveti üzerine bu şehre gelip, bir İslâm site devleti kurulduğunda, burada yaşayan Müslüman Araplar, Müşrik Araplar, Yahudiler ve Hıristiyanlarla bir anlaşma yapmıştır. Bu anlaşmaya göre adı geçen topluluklar bir arada müttefik olarak yaşayacak, birbirlerine yardım edecek, can,…

Peygamberimizin Üvey Çocukları Var Mıydı?

Sual: Peygamber Efendimizin üvey çocukları hakkında malumat verebilir misiniz? Cevap: Hazret-i Hadice, daha evvel iki defa evlenmiş; iki kocası da vefat edince, çocuklarını büyütmek endişesiyle kendisine talib olanları reddetmişti. Atîk bin Hâlid el-Mahzûmî ile evliliğinden Hind adında bir kızı oldu. Sonra Ebû Hâle Zürâre bin Nebbâş et-Temîmî ile evlendi. Bundan da Hâle, Hind ve Tahir…

Köleler Vakıf Kurabilir Mi?

Sual: Osmanlılarda köle menşeli saraylıların ve devlet adamlarının vakıflar yaptığı görülmektedir. Köle vakıf kurabilir mi? Cevap: İslâm hukukunda ibadetlerle mükellef olabilmek, suçlarından mesul tutulmak ve her çeşit hukukî muameleleri yapabilmek için ehliyeti haiz olmak gerekir. Ehliyet akıl ve bulûğ ile kazanılır. Akıl hastası ve 7 yaşından küçük çocuk hiçbir işe ehil değildir. 7 yaşından büyük…

Mus’ab bin Umeyr’in Müslüman Olması  

Mus’ab, Kureyş’in asil ve zengin bir ailesine mensuptu. Peygamberimizin Mübârek sözlerini işitince, kalbinde büyük bir muhabbet hâsıl oldu. O’na kavuşmak arzusu ile yanıp tutuşuyordu. Sonunda Dârül Erkâm’a gitti ve müslüman oldu. Bunu duyan anne ve babası, ona da işkence etmeye başladılar Dîninden döndürmek için, evlerindeki mahzene hapsedip, günlerce aç ve susuz bıraktılar. Arabistan’ın yakıcı güneşi…

23. Mektup

Tevhid, yani Allahü teâlânın bir olduğuna inanmak, iki türlüdür. Avam tevhidi ve Havas tevhidi. Avam tevhidi, cahil müslümanların tevhididir. Avam tevhidi, (Lâ ilâhe illallah) demek ve bunun mânâsını bilip, inanmaktır. Kâfirlerin batıl, bozuk mabudlarını reddetmek, bu bozuk tanrılarda ulûhiyet sıfatı bulunduğuna inanmamaktır. Bir şeyde ulûhiyet sıfatı bulunduğuna inanmak, onu tanrı yapmak olur. Hiçbir insana tanrı…

21. Mektup

Bu Mektup büyük İslam alimi, II. bin senenin müceddidi İmâm-ı Rabbânî Ahmed Fârukî’nin oğlu Muhammed Mâ’sûm “rahime-hullahü teâlâ”, 3 cilt olan, fârisî (Mektûbât) kitabının I. cildinin 21. mektubudur. Ehl-i sünnet itikadında olup ahkâm-ı İslamiyeye uyan bir müslüman, Allahü teâlânın dostlarını severse, onlardan olur. Allahü teâlâ, hepimize bunları sevmek nasip eylesin! Bu muhabbet sebebi ile bizleri…